2018 - 09 - 7103 Sayılı Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun

VERGİ SİRKÜLERİ
 
Sirküler Tarihi: 28.03.2018
Sirküler No :2018 / 09
Konu : 7103 Sayılı Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
            Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (7103 sayılı) 27.03.2018 tarih ve 30373 sayılı 2.Mükerrer Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
            Bu sirkülerimizin konusunu 7103 sayılı kanun ile vergi kanunlarına ve diğer bazı kanunlara getirilen düzenlemeler oluşturmaktadır.
 
            193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Yapılan Düzenlemeler
           
Kreş Ve Gündüz Bakımevi Hizmeti İçin Ödenen Bedellerin Bir Kısmı Ücret İstisnası Kapsamına Alınmıştır.
 
Bu kanunun 4. Maddesiyle 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 23. Maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile İşverenlerce, kadın hizmet erbabına kreş ve gündüz bakımevi hizmeti verilmek suretiyle sağlanan menfaatler ile İşverenlerce bu hizmetlerin verilmediği durumlarda, ödemenin doğrudan bu hizmetleri sağlayan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerine yapılması şartıyla, her bir çocuk için aylık, asgarî ücretin aylık brüt tutarının %15’ini aşmamak üzere ücret istisnası kapsamına alınmıştır.
 
Kreş ve gündüz bakımevi hizmetini sağlayanlara yapılan ödemelerin belirlenen istisna tutarını aşan kısmı ile hizmet erbabına bu amaçla nakden yapılan ödemeler ve sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir. Bu bentte yer alan %15 oranını, asgarî ücretin aylık brüt tutarının %50’sine kadar artırmaya ve kanuni seviyesine getirmeye Bakanlar Kurulu, bu istisnanın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
Kıdem Tazminatından İstisna Edilecek Ödemelerin Kapsamı Genişletilmiştir.
 
 Bu kanunun 5. Maddesiyle 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (7) numaralı bendinde yapılan değişiklik ile 1475 sayılı İş Kanunu 854 sayılı Deniz İş Kanununa göre ödenmesi gereken kıdem tazminatlarının tamamı ile 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanuna göre ödenen kıdem tazminatlarının hizmet erbabının 24 aylığını aşmayan miktarları (Hizmet ifa etmeksizin ödenen ücretler tazminat sayılmaz.) ile;
Hizmet erbabının tabi olduğu mevzuata göre bu bendin (a) alt bendinde belirtilen istisna tutarının hesabında dikkate alınmak şartıyla, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra;  karşılıklı sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi kapsamında ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş sonu tazminatları, iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödemeler ve yardımlar kıdem tazminatlarından istisna edilecek tutarın hesaplanmasında dikkate alınacaktır. İstisnayı aşan tutarlar ise ücret olarak gelir vergisine tabi tutulacaktır. 
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Asgari Ücretin Gelir Vergisi Dilimlerindeki Oran Değişikliklerinden Etkilenmemesi İçin Kalıcı Düzenleme Yapılmıştır.
 
 Bu kanunun 6. Maddesiyle 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun 32 nci maddesinin dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen fıkra ile; Net ücretleri, sadece kendisi için asgarî geçim indirimi hesaplanan asgarî ücretlilere, içinde bulunulan yılın Ocak ayına ilişkin ödenen net ücretin (ilgili yılda geçerli asgarî ücretin dönemsel olarak farklı tutarlarda belirlenmiş olması halinde, yeni asgarî ücretin geçerli olduğu aylar için artışın uygulandığı ilk aydaki ücret üzerinden Kanunun 103 üncü maddesinde yer alan tarifenin ilk dilimindeki oran baz alınarak hesaplanan net ücretin) altında kalanlara, bu tutar ile bu tutarın altında kalındığı aylara ilişkin olarak aylık hesaplanan net ücreti arasındaki fark tutar, ücretlinin asgarî geçim indirimine ayrıca ilave edilir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
İkale Sözleşmesi Kapsamında Ödenen Tazminatlar, İş Kaybı Tazminatları, İş Sonu Tazminatları, İş Güvencesi Tazminatları Gibi Çeşitli Adlar Altında Yapılan Ödemeler Ve Yardımlar Ücret Olarak Dikkate Alınacaktır.
 
 Bu kanunun 7. Maddesiyle 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun 61 inci maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklik ile; Hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra; karşılıklı sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi kapsamında ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş sonu tazminatları, iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödemeler ve yardımlar ücret kapsamında değerlendirilecektir.
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
213 Sayılı Vergi Usul Kanununda Yapılan Düzenlemeler
 
Vergi Mahremiyetinin Kapsamı Genişletilmiştir.
 
Bu kanunun 8. Maddesiyle 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesine beşinci fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen fıkra ile ; Kamu kurum ve kuruluşları tarafından ilgili kanunları uyarınca mükelleflerden talep edilebilen, kurum ve kuruluşların görevleriyle doğrudan ilgili ve görevlerinin ifası için zorunluluk ve süreklilik arz eden bilgilerin, bu kurum ve kuruluşlara verilmesi vergi mahremiyetinin ihlali sayılmaz. Bu durumda, kendilerine bilgi verilenler, bu maddede yazılı yasaklara uymak zorunda olup, bu bilgilerin muhafazasını sağlamaya yönelik tedbirleri almakla yükümlüdürler.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
İmha Edilmesi Gereken Emtianın Emsal Bedelinin Takdir Komisyonu Marifeti Olmaksızın Belirlenmesine İmkan Sağlanmıştır.
 
Bu kanunun 10. Maddesiyle 213 sayılı Vergi usul Kanunu’na 278 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 278/A maddesi ile;bozulma, çürüme veya son kullanma tarihinin geçmesi gibi nedenlerle imha edilmesi gereken emtia, bu mahiyetteki imha işlemleri süreklilik arz eden mükelleflerin başvurularına istinaden, bu Kanunun 267 nci maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü bendindeki usulle mukayyet olmaksızın, Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen usul çerçevesinde ve tayin olunan imha oranı dikkate alınmak suretiyle değerlenebilir.
Bu fıkra hükmünden yararlanmak için yapılan başvurular, Maliye Bakanlığınca mükellefin geçmiş yıllardaki işlemleri, fiili üretimi, satış ve imha süreçleri ile sektördeki diğer mükelleflerin durumu, yetkili idare, oda ve kuruluşların görüşleri de dikkate alınmak suretiyle değerlendirilir. Bu değerlendirme neticesinde, Maliye Bakanlığınca karşılıklı anlaşmak suretiyle, tayin olunan imha oranını aşmamak kaydıyla imha edilen emtianın emsal bedeli sıfır olarak kabul edilir.
Mükellefler, imha işlemine ilişkin her türlü kayıt, belge ve evrakı bu Kanunun ilgili hükümleri uyarınca muhafaza ve gerektiğinde ibraz etmek zorundadır.
Maliye Bakanlığı, bu maddeden yararlanmak için başvuruda bulunabilecek mükelleflerde aranacak şartları, tayin olunan imha oranının geçerli olacağı süreyi, imha oranının süresinden önce iptaline ilişkin kriterleri, bu madde kapsamına giren emtiayı, sektörler, iş kolları ve işletme büyüklüklerini ayrı ayrı ya da birlikte dikkate almak suretiyle belirlemeye ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasları tespite yetkilidir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
 
 
Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamında Yatırım Yapacak Tam Mükellef Sermaye Şirketlerinin, Yurtdışından Getirerek Sermaye Olarak Koydukları Yabancı Paralara Kur Değerlemesi Yapılmayacaktır.
 
Bu kanunun 11. Maddesiyle 213 sayılı Vergi usul Kanunu’na 280 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 280/A maddesi ile; Yatırım teşvik belgesi kapsamında yatırım yapacak tam mükellef sermaye şirketlerine, işe başladıkları hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonuna kadar yurtdışından getirilerek sermaye olarak konulan yabancı paraların, söz konusu dönem zarfında yatırım teşvik belgesi kapsamında sarf olunan kısmı nedeniyle oluşan kur farkları pasifte özel bir fon hesabına alınabilir. Bu durumda olumlu kur farkları bu hesabın alacağına, olumsuz kur farkları ise bu hesabın borcuna kaydedilir. 
Sermaye olarak konulan bu yabancı paraların, işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonuna kadar herhangi bir suretle sarf edilmeyen kısmı; bu hesap dönemlerine ait vergilendirme dönemlerinin sonuna kadar mukayyet değeriyle, işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap döneminin sonu itibarıyla bu Kanunun 280 inci maddesine göre değerlenir.
Bu fıkra uyarınca oluşan fon hesabı, sermayeye ilave edilme dışında, herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden çekildiği takdirde, bu işlemlerin yapıldığı dönemlerin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin, bu dönemde vergiye tabi tutulur. Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemleri hariç, şirketin tasfiyesi halinde de bu hüküm uygulanır.
Mükelleflerin, bu madde hükmünden yararlanabilmeleri için ticaret siciline tescil tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar yatırım teşvik belgesi almak için başvuruda bulunmuş ve işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonuna kadar bu belgeyi almış olması gerekir. Söz konusu yabancı paralar; başvurunun süresi içinde yapılmaması halinde müteakip ilk vergilendirme dönemi, yatırım teşvik belgesinin alınamaması halinde ise işe başlanılan hesap dönemini takip eden hesap dönemi sonu itibarıyla bu Kanunun 280 inci maddesine göre değerlenir. 
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihinden sonra tescil edilen sermaye şirketlerine uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.
 
Elektronik Olarak Düzenlenmesi Gereken Belgelerde Tereddüt Edilen Maddede Belirtilen Fiillere İlişkin Uygulanması Gereken Özel Usulsüzlük Cezalarına Açıklık Getirilmiştir.
 
Bu kanunun 12. Maddesiyle 213 sayılı Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (2) numaralı bentlerinde yapılan değişiklik ile ; Elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekenler de dâhil olmak üzere, verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması, düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi, bu belgelerin elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekirken Maliye Bakanlığınca belirlenen zorunlu haller hariç olmak üzere kâğıt olarak düzenlenmesi ya da bu Kanunun 227 nci ve 231 inci maddelerine göre hiç düzenlenmemiş sayılması halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için 240 Türk lirasından aşağı olmamak üzere bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının %10’u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesilir.
Bir takvim yılı içinde her bir belge nevine ilişkin olarak tespit olunan yukarıda yazılı özel usulsüzlükler için kesilecek cezanın toplamı 120.000 Türk lirasını geçemez.
Elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekenler de dâhil olmak üzere, perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin, gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin veya elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekirken Maliye Bakanlığınca belirlenen zorunlu haller hariç olmak üzere kâğıt olarak düzenlendiğinin tespiti ya da bu belgelerin bu Kanunun 227 nci maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılması halinde, her bir belge için 240 Türk lirası özel usulsüzlük cezası kesilir.
Ancak, her bir belge nevine ilişkin olarak kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı her bir tespit için 12.000 Türk lirasını, bir takvim yılı içinde ise 120.000 Türk lirasını geçemez.”
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Elektronik Ortamda Tebliği Zorunluluklarına Uyulmamasına İlişkin Uygulanacak Özel Usulsüzlük Cezaları Düzenlemesi Getirilmiştir.
 
Bu kanunun 13. Maddesiyle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355 inci maddesinin başlığı “Bilgi vermekten çekinenler ile 107/A, 256, 257, mükerrer 257 nci madde ve Gelir Vergisi Kanununun 98/A maddesi hükmüne uymayanlar için ceza:” şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddenin birinci fıkrasına “Bu Kanunun Elektronik ortamda tebliği düzenlemesi içeren 107/A maddesi uyarınca getirilen zorunluluklara uymayanlardan, bu fıkranın (1) numaralı bendinde yer alanlara 1.000 Türk lirası, (2) numaralı bendinde yer alanlara 500 Türk lirası, (3) numaralı bendinde yer alanlara 250 Türk lirası özel usulsüzlük cezası kesilir.” cümlesi eklenmiştir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Usulsüzlük Ve Özel Usulsüzlük Cezalarında İndirim Oranı 1/3 Yerine ½ Olarak Uygulanacaktır.
 
Bu kanunun 14. Maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun Vergi Ziyaı, Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezalarında İndirme başlıklı 376 ncı maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezalarında indirim oranı; üçte biri’nden “yarısı” (1/2 si) şeklinde değiştirilmiştir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
 
Usulsüzlük Ve Özel Usulsüzlük Cezalarında Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Kapsamından Çıkarılmıştır.
 
Bu kanunun 15. Maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun Tarhiyat Öncesi Uzlaşma hükümlerini düzenleyen ek 11 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “vergilerle kesilecek cezalarda” ibaresi “vergiler ile bunlara ilişkin kesilecek vergi ziyaı cezalarında” şeklinde değiştirilmiş olup, buna göre usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamından çıkarılmıştır.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olup, bu tarihten sonra ilgili cezalara tarhiyat öncesi uzlaşma talep edilmeyecektir.
 
Yeni Alınan Makine Ve Teçhizat İçin Uygulanması Gereken Amortisman Oran Ve Süreleri Yarısı Dikkate Alınarak Uygulanabilecektir.
 
Bu kanunun 16. Maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na eklenen geçici 30. Madde ile ; Sanayi Sicili Kanununa göre sanayi sicil belgesine haiz mükelleflerce münhasıran imalat sanayiinde veya Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu, Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun ve Araştırma Altyapılarının Desteklenmesine Dair Kanun kapsamında faaliyette bulunan mükelleflerce münhasıran Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere, 2019 takvim yılı sonuna kadar iktisap edilen yeni makina ve teçhizat ile aynı tarihe kadar yatırım teşvik belgesi kapsamında iktisap edilen yeni makina ve teçhizat için uygulanacak amortisman oran ve süreleri, Maliye Bakanlığınca bu Kanunun 315 inci maddesine göre tespit ve ilan edilen faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınmak suretiyle hesaplanabilir.
Bu şekilde yapılacak hesaplamada faydalı ömür süresinin küsuratlı çıkması halinde, çıkan rakam bir üst tam sayıya tamamlanmak suretiyle ilgili kıymetlere uygulanacak amortisman oran ve süreleri belirlenir. Bu şekilde belirlenen oran ve süreler izleyen yıllarda değiştirilemez. İmalat sanayiinde kullanılmak üzere iktisap edilen ve madde hükmünden yararlanılabilecek makina ve teçhizatı tespite Bakanlar Kurulu, uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
 
İlgili madde hükümleri 01.05.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
197 Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunda Yapılan Düzenlemeler
 
Elektrikli Araçlar İçin Motor Gücü Tanımı Getirilmiş, Minibüs Ve Otobüsler İçin Tanım Değişikliği Yapılmıştır.
 
Bu kanunun 17. Maddesi ile 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yer alan (minibüsler için)“onbeş” ibaresi “onyedi” şeklinde,  (5) numaralı bendinde yer alan (otobüsler için) “onaltı” ibaresi “onsekiz” şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddenin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
Motor gücü: Taşıtların elektrik motorlarını imal eden fabrikalarca uluslararası normlara göre tespit edilen ve kilovat (kW) olarak ifade olunan azami güçtür.
 
İlgili madde hükümleri 01.01.2019 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Elektrik Motorlu Taşıtlar Motorlu Taşıtlar Vergisi Kapsamına Alınmıştır.
 
Bu kanunun 18. 19. 20. ve 21. Maddelerinde yapılan değişiklikler ile 197 sayılı kanun kapsamında yer alan Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri, Motosikletler, panelvan ve motorlu karavanlar başlıklı bölümlerde yer alan ve sadece elektrik motoru olan taşıtlardan, motor silindir hacminden sonra eklenen motor gücü ibaresine göre bulunduğu listedeki motor gücü dikkate alınarak ve bulunduğu listedeki vergi tutarlarının % 25’i dikkate alınmak suretiyle elektrik motorlu taşıtlardanda vergi alınması sağlanmıştır.
 
İlgili madde hükümleri 01.01.2019 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda Yapılan Düzenlemeler
 
Organize Sanayi Siteleri İle Küçük Sanayi Sitelerinin Altyapı Yatırımları Kdv İstisnası Kapsamına Alınmıştır.
 
Bu kanunun 29. Maddesiyle 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen bent ile ; Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin su, kanalizasyon, arıtma, doğalgaz, elektrik, haberleşme tesisleri ile yol yapımına ve küçük sanayi sitelerindeki işyerlerinin inşasına ilişkin, bunlara veya bunlar tarafından oluşturulan iktisadi işletmelere yapılan mal teslimleri ile hizmet ifaları kdv istisnası kapsamına alınmıştır.
 
İlgili madde hükümleri 01.04.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okullarda Kantin Olarak Belirlenen Alanların Okul Aile Birlikleri Tarafından Kiraya Verilmesi İşlemleri İstisna Kapsamına Alınmıştır.
 
Bu kanunun 30. Maddesiyle 3065 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasının (d) bendinde yer alan “gayrimenkullerin kiralanması işlemleri” ibaresi “gayrimenkullerin kiralanması işlemleri, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda kantin olarak belirlenen alanların okul aile birlikleri tarafından kiraya verilmesi işlemleri” şeklinde değiştirilmiştir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
 
 
Yeni Makine Ve Teçhizat Alımları 2019 Yılı Sonuna Kadar Kdv’den Müstesnadır.
 
Bu kanunun 31. Maddesiyle 3065 sayılı Kanuna eklenen Geçici 39. Madde ile ; Sanayi Sicili Kanununa göre sanayi sicil belgesine haiz katma değer vergisi mükelleflerine münhasıran imalat sanayiinde kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizat teslimleri ile Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamındaki teknoloji geliştirme bölgesi ile ihtisas teknoloji geliştirme bölgesinde, Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamındaki Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde, Araştırma Altyapılarının Desteklenmesine Dair Kanun kapsamındaki araştırma laboratuvarlarında Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde bulunanlara, münhasıran bu faaliyetlerinde kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizat teslimleri 31/12/2019 tarihine kadar katma değer vergisinden müstesnadır.
Bu kapsamda yapılan teslimler nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, bu Kanunun 32 nci maddesi hükmü uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir.
 İstisna kapsamında alınan makina ve teçhizatın, teslim tarihini takip eden takvim yılının başından itibaren üç yıl içinde; imalat sanayii veya Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetleri dışında kullanılması veya elden çıkarılması hallerinde, zamanında alınmayan vergi alıcıdan, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir. Zamanında alınmayan vergiler ile vergi cezalarında zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren başlar.
İmalat sanayiinde kullanılmak üzere istisna kapsamında teslim edilecek makina ve teçhizatı belirlemeye Bakanlar Kurulu, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
 
İlgili madde hükümleri 01.05.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
4760 Sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununda Yapılan Düzenlemeler
 
16 Ve Daha Büyük Yaştaki Araçların Kayıt Ve Tescilinin Silinmesi, İhraç Edilmesi Veya Hurdaya Ayrılması Durumunda Motor Silindir Hacmi 1600 cm³ Geçmeyen Yeni Araç Alınması Halinde Özel Tüketim Vergisinden 10.000,00 TL İndirim Yapılacaktır.
 
Bu kanunun Geçici Madde 1. Maddesi ile bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten 31/12/2019 tarihine kadar, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listenin 8701.20, 87.02, 87.03, 87.04 G.T.İ.P. numaralarında yer alan, kayıt ve tescile tabi 16 ve daha büyük yaştaki araçların adına kayıtlı gerçek veya tüzel kişiler tarafından, ilgili mevzuat gereğince kayıt ve tescili silinerek, doğrudan veya ihracatçılar vasıtasıyla ihraç edilmesi ya da bir daha kullanılmamak üzere hurdaya çıkartılması halinde, her bir araç için aynı cins  (87.03 G.T.İ.P. numarasında yer alan araçlardan sadece motor silindir hacmi 1600 cm3’ü geçmeyen) yeni bir aracın ilk iktisabında tahakkuk eden özel tüketim vergisinin 10.000,00 Türk lirasını aşmamak üzere araçların cinsleri ve özelliklerine (motor silindir hacmi, sınıfı, özel tüketim vergisi oranına esas matrahı gibi) göre Bakanlar Kurulunca tespit edilecek kısmı, terkin edilir.
Birinci fıkra kapsamında yeni aracın ilk iktisabında tahakkuk eden özel tüketim vergisinin, Bakanlar Kurulunca söz konusu araç için tespit edilen tutarın altında olması halinde özel tüketim vergisi tahsil edilmez, tahakkuk eden özel tüketim vergisini aşan tutar iade edilmez ve başka bir araç alımında kullanılmaz.
10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa tabi kamu idareleri ile kamu tüzel kişiliğini haiz diğer kurum ve kuruluşlar (meslekî kuruluşlar ve vakıf yükseköğretim kurumları hariç) bu madde hükümlerinden faydalanamaz.
İhraç edilen veya hurdaya çıkartılan araçların yaşı, tescil işleminin yapıldığı yıl dikkate alınmaksızın, tescil belgesinde yazılı model yılında aracın bir yaşında olduğu kabul edilmek suretiyle tespit olunur.
Bu madde kapsamında ihraç edilen aracın, 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 168 inci, 169 uncu ve 170 inci maddelerinde belirtildiği şekilde geri gelmesi halinde, yeni aracın ilk iktisabında terkin edilen özel tüketim vergisi tutarı, terkin tarihinden tahsil tarihine kadar geçen süre için 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre hesaplanan tecil faizi ile birlikte ilk iktisapla ilgili işlemleri yapan vergi dairesine ödenmeden araç ithal edilemez.
Bu madde hükümlerinden haksız olarak faydalanılması halinde, zamanında ödenmeyen özel tüketim vergisi faydalanandan, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.
Bakanlar Kurulu, birinci fıkrada yer alan tutarı; sıfıra kadar indirmeye, aracın hurdaya çıkarılması veya ihraç edilmesi durumuna göre farklılaştırmaya, hurdaya ayrılacak veya ihraç edilecek araçların teslim edilmesi gereken yerleri veya kişileri ve bunlarda aranılacak nitelikleri belirlemeye yetkilidir.
 
İlgili madde hükümleri 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
4447 Sayılı İşsizlik Sigortasında Yapılan Düzenlemeler
 
İlave İstihdam Teşviki
 
1-) Bu kanunun 42. Maddesiyle 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa eklenen geçici 19. madde ile; Kuruma kayıtlı işsizler arasından 1/1/2018 ila 31/12/2020 tarihleri arasında özel sektör işverenlerince 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında işe alınanların; işe girdikleri aydan önceki üç aylık sürede toplam on günden fazla 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmemiş olmaları ve isteğe bağlı sigortalılık hariç 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olmamaları,  işe alındıkları yıldan bir önceki takvim yılında işe alındıkları işyerinden bildirilen aylık prim ve hizmet belgelerindeki veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları kaydıyla,
İşyerinin imalat veya bilişim sektöründe faaliyet göstermesi halinde ilgili döneme ait günlük brüt asgarî ücretin sigortalının prim ödeme gün sayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçmemek üzere, sigortalının 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında;
İşyerinin diğer sektörlerde faaliyet göstermesi halinde sigortalının 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında, her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle işverene prim desteği sağlanır ve destek tutarı Fondan karşılanır.
Bu maddeyle sağlanan prim desteği 2020 yılı Aralık ayı/dönemi aşılmamak üzere, destek kapsamına giren sigortalılar için 12 ay süreyle uygulanır. Ancak bu süre; işe giriş tarihi itibarıyla 18 yaşından büyük kadın, 18 yaşından büyük 25 yaşından küçük erkek sigortalılar ile Kuruma engelli olarak kayıtlı sigortalılar için 18 ay olarak uygulanır.
 
İlgili madde hükümleri 01.01.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
2-) Bu kanunun 43. Maddesi ile 4447 sayılı Kanuna eklenen geçici 20. Madde ile 2017 yılında Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalı sayısı ortalaması 1 ila 3 olan, imalat sektöründe faaliyet gösteren ve bu sektörde ustalık belgesi sahibi olunan özel sektöre ait işyerlerince, işe giriş tarihi itibarıyla 18 yaşından büyük ve 25 yaşından küçük sigortalılardan ve Kuruma kayıtlı işsizler arasından olmak kaydıyla 1/1/2018 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında işe alınanların; işe girdikleri aydan önceki üç aylık sürede toplam on günden fazla 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmemiş olmaları ve isteğe bağlı sigortalılık hariç 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olmamaları, 2017 yılında işyerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde kayıtlı sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları kaydıyla, işe alındıkları tarihten 2018 yılı Aralık ayı/dönemine kadar geçerli olmak üzere, destek kapsamına giren sigortalılar için 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle işverene prim desteği sağlanır ve destek tutarı Fondan karşılanır.
Destek kapsamındaki sigortalılar için birinci fıkrada belirtilen prim desteğiyle birlikte 2018 yılı Aralık ayına/dönemine kadar geçerli olmak üzere; sigortalının destek sağlanan aya ilişkin prim ödeme gün sayısının 53,44 Türk lirası ile çarpılması sonucu bulunacak tutar, ücret desteği olarak Kurum tarafından işverene ödenir ve destek tutarı Fondan karşılanır.
Bu maddeyle sağlanan prim ve ücret desteği 2018 yılı Aralık ayı/dönemini geçmemek üzere, sigortalının işe alındığı ayı takip eden ilk aydan başlamak üzere her ikinci ay için uygulanır.
İlgili madde hükümleri 01.01.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
3-) Bu kanunun 44. Maddesi ile 4447 sayılı Kanuna eklenen geçici 21. Madde ile ; Bu Kanunun geçici 19 uncu ve geçici 20 nci maddeleri kapsamında işe alınanların ücretlerinin, ilgili yılda uygulanan asgarî ücretin aylık brüt tutarının prim ödeme gün sayısına isabet eden tutarı üzerinden hesaplanan gelir vergisinin asgarî geçim indirimi uygulandıktan sonra kalan kısmı, verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden terkin edilir.
Bu madde kapsamında yapılan ücret ödemelerine ilişkin düzenlenen kâğıtlara ait damga vergisinin aylık brüt asgarî ücretin prim ödeme gün sayısına isabet eden kısmı beyan edilmez ve ödenmez.
 
İlgili madde hükümleri 01.01.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler
 
Geçmiş Dönem Sigorta Teşviklerinden Yararlanma Şartlarına Düzenleme Getirilmiştir.
Bu kanunun 70. Maddesiyle 5510 sayılı Kanuna ek 17. Madde ile; Bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabileceği halde yararlanılmadığı ay/dönemlerde gerekli tüm koşulların sağlanmış olması ve yararlanılmayan ayı/dönemi takip eden altı ay içerisinde Kuruma müracaat edilmesi şartlarıyla, başvuru tarihinden geriye yönelik en fazla altı aya ilişkin olmak üzere, yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabilir veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimleri başka bir prim teşviki, destek ve indirimi ile değiştirilebilir.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere ilişkin olmak üzere tüm şartları sağladığı halde bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanmamış işverenler ile bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yararlanılan prim teşviki, destek ve indirimlerin değiştirilmesine yönelik talepte bulunan işverenler tarafından en son bu maddenin yürürlük tarihini takip eden aybaşından itibaren bir ay içinde Kuruma başvurulması halinde, yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabilir veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimleri başka bir prim teşvik, destek ve indirimi ile değiştirilebilir.
 
İlgili madde hükümleri 01.04.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Asgari Ücret Desteği 2018 Yılındada Devam Edecektir.
 
Bu kanunun 73. Maddesi ile 5510 sayılı kanuna eklenen geçici 75. Madde ile işverenlere sağlanan asgari ücret desteğinden 2018 yılındada yararlanılacaktır.
İlgili madde hükümleri 01.01.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 28.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
 
Saygılarımızla,

Boğaziçi Yeminli Mali Müşavirlik ve Denetim A.Ş.