2019 - 39 - 7194 Sayılı Kanunla Getirilen Yeni Vergiler ve Bazı Vergi Kanunlarında Yapılan Düzenlemeler Hakkında

VERGİ SİRKÜLERİ
Sirküler Tarihi: 10.12.2019
Sirküler No : 2019 / 39
Konu: 7194 Sayılı Kanunla Getirilen Yeni Vergiler ve Bazı Vergi Kanunlarında Yapılan Düzenlemeler Hakkında
 
 
7194 Sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 07 Aralık 2019 tarihli ve 30971 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır.
 
Bu sirkülerimizin konusunu, 7194 sayılı Kanunla yapılan vergi düzenlemeleri ve yürürlük tarihleri oluşturmaktadır.
 
1- DİJİTAL HİZMET VERGİSİ
 
7194 sayılı kanun ile dijital ortamda sunulan hizmetlerden Dijital Hizmet Vergisi adı altında yeni bir vergi ihdas edilmiştir.
A-) Verginin Konusu
(1)Türkiye’de sunulan aşağıdaki hizmetlerden elde edilen hasılat, dijital hizmet vergisine tabidir:
Dijital hizmet sağlayıcılarının Türkiye’de verdikleri;
- Dijital ortamda sunulan her türlü reklam hizmetleri (reklam kontrol ve performans ölçüm hizmetleri ile kullanıcılarla ilgili veri iletimi ve yönetimi gibi hizmetler ile reklamın sunulmasına ilişkin teknik hizmetler dâhil)
- Sesli, görsel veya dijital herhangi bir içeriğin (bilgisayar programları, uygulamalar, müzik, video, oyunlar, oyun içi uygulamalar ve benzerleri dâhil) dijital ortamda satışı ile bu içeriklerin dijital ortamda dinlenmesine, izlenmesine, oynanmasına veya elektronik cihazlara kaydedilmesine veya bu cihazlarda kullanılmasına yönelik dijital ortamda sunulan hizmetler
- Kullanıcıların birbirleriyle etkileşime geçebilecekleri dijital ortamların sağlanması ve işletilmesi hizmetleri (kullanıcılar arasında bir mal veya hizmetin satılmasına veya satılmasının kolaylaştırılmasına yönelik sunulan hizmetler dâhil)
(2) Birinci fıkrada sayılan hizmetlere yönelik dijital ortamda dijital hizmet sağlayıcıları tarafından verilen aracılık hizmetlerinden elde edilen hasılat da dijital hizmet vergisine tabidir.
B-) Mükellef ve Vergi Sorumlusu
Dijital hizmet vergisinin mükellefi, dijital hizmet sağlayıcılarıdır. Bunların, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu bakımından tam mükellef olup olmaması, dar mükellefiyette söz konusu faaliyetleri Türkiye’de bulunan iş yeri veya daimi temsilcileri vasıtasıyla gerçekleştirip gerçekleştirmemesi dijital hizmet vergisi mükellefiyetine tesir etmez.
Mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, iş yerinin, kanuni ve iş merkezlerinin bulunmaması hâlleri ile gerekli görülen diğer hâllerde Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanlar ile işleme ve ödemeye aracılık edenleri verginin ödenmesinden sorumlu tutabilir.
C-) Muafiyet ve İstisnalar
İlgili hesap döneminden önceki hesap döneminde, 1 inci maddede sayılan hizmetlere ilişkin, Türkiye’de elde edilen hasılatı 20 milyon Türk lirasından veya dünya genelinde elde edilen hasılatı 750 milyon avrodan veya muadili yabancı para karşılığı Türk lirasından az olanlar dijital hizmet vergisinden muaftır. Mükellefin, finansal muhasebe açısından konsolide bir grubun üyesi olması hâlinde, bu hadlerin uygulanmasında grubun verginin konusuna giren hizmetlere ilişkin elde ettiği toplam hasılat dikkate alınır.
İlgili hesap dönemi içerisinde birinci fıkrada yer alan hadlerin her ikisinin de aşılması hâlinde muafiyet sona erer ve haddin aşıldığı vergilendirme dönemini takip eden dördüncü vergilendirme döneminden itibaren dijital hizmet vergisi mükellefiyeti başlar. Söz konusu hadlerin aşılıp aşılmadığının tespitinde, hesap döneminin üçer aylık dönemlerinin sonu itibarıyla ilgili hesap dönemi içinde elde edilen kümülatif hasılat dikkate alınır.
Arka arkaya iki hesap dönemi boyunca birinci fıkradaki hadlerden herhangi birinin altında kalanların vergi muafiyeti, izleyen hesap döneminden itibaren tekrar başlar.
Dijital ortamda yapılan aşağıdaki hizmetlerden elde edilen hasılat dijital hizmet vergisinden istisnadır ve bu hizmetlerden elde edilen hasılat birinci fıkradaki hadlerin tespitinde dikkate alınmaz:
- 4.2.1924 tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun ek 37 nci maddesi kapsamında üzerinden Hazine payı ödenen hizmetler
- 13.7.1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesi kapsamında üzerinden özel iletişim vergisi alınan hizmetler
- 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 4 üncü maddesi kapsamındaki hizmetler
- 28.2.2008 tarihli ve 5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde tanımlanan Ar-Ge merkezlerinde Ar-Ge faaliyetleri neticesinde oluşturulan ürünlerin satışı ile münhasıran bu ürünler üzerinden sunulan hizmetler
- 20.6.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanunun 12 nci maddesi kapsamında yer alan ödeme hizmetleri
D-) Verginin Matrahı, Oranı ve Hesabı
Dijital Hizmet vergisinin matrahı, vergi oranı, verginin hesabı, belgede gösterimi ve gider/maliyet olarak indirilmesini gösterir tablo aşağıda yer almaktadır.
Verginin Matrahı
Verginin matrahı, verginin konusuna giren hizmetler nedeniyle elde edilen hasılattır.
Hasılatın döviz ile hesaplanması hâlinde döviz, hasılatın elde edildiği tarihte geçerli olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz alış kuru üzerinden Türk parasına çevrilir.
Verginin Oranı
Dijital hizmet vergisi oranı %7,5’tir.
Verginin Hesabı
Dijital hizmet vergisi, matraha oranın uygulanması suretiyle hesaplanır. Bu şekilde hesaplanan vergiden herhangi bir indirim yapılmaz.
Dijital Hizmet Vergisinin Faturada Gösterimi
Dijital hizmet vergisi, fatura ve fatura yerine geçen belgelerde ayrıca gösterilmeyecektir.
Verginin Maliyet ya da Gider Yazılması
Dijital hizmet vergisi mükelleflerince ödenen dijital hizmet vergisi, bu mükellefler tarafından gelir ve kurumlar vergisine esas safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebilir.
 
E-) Vergilendirme Dönemi, Verginin Beyanı, Tarhı ve Ödenmesi
Dijital Hizmet vergisinin vergilendirme dönemi, beyanı, verginin tarhı ve ödenmesini gösterir tablo aşağıda yer almaktadır.
Vergilendirme Dönemi
Vergilendirme dönemi, takvim yılının birer aylık dönemleridir.
Verginin Beyanı
Dijital hizmet vergisi, mükellefin beyanı üzerine tarh olunur. Hazine ve Maliye Bakanlığınca vergi sorumluluğu getirilmesi halinde beyan, vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar tarafından yapılır.
Dijital hizmet vergisi beyannameleri, vergilendirme dönemini takip eden ayın sonuna kadar ilgili vergi dairesine verilir.
Verginin Tarhı
Vergi, mükellef veya vergi sorumlusu olan gerçek veya tüzel kişi adına tarh olunur. Adi ortaklıklarda, verginin ödenmesinden müteselsilsen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi biri adına tarhiyat yapılır.
Verginin Ödenmesi
Tarh edilen vergi, beyanname verme süresi içinde ödenir.
 
Dijital hizmet sağlayıcıları yukarıda kısaca açıklanan vergi yükümlülüklerini yerine getirmezler ise kendilerine ya da Türkiye’deki yetkili temsilcilerine ihtar yapılacak ve ihtar ile verilen süreye rağmen yükümlülükler yerine getirilmez ise Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca söz konusu hizmetlere erişimin engellenmesine karar verilebilecektir.
Kanunun yürürlük tarihi 01.03.2020’dir.
 
2. KONAKLAMA VERGİSİ
6802 sayılı Kanunun İkinci Kısmının İkinci Bölümünün mülga başlığı “Konaklama Vergisi” şeklinde ve mülga 34 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
A-Verginin Konusu
Otel, motel, tatil köyü, pansiyon, apart otel, misafirhane, kamping, dağ evi, yayla evi gibi konaklama tesislerinde verilen geceleme hizmeti ile bu hizmetle birlikte satılmak suretiyle konaklama tesisi bünyesinde sunulan diğer tüm hizmetler (yeme, içme, aktivite, eğlence hizmetleri ve havuz, spor, termal ve benzeri alanların kullanımı gibi) konaklama vergisine tabidir. Geceleme hizmetinin; sağlıklı yaşam tesisleri, eğlence merkezleri gibi tesislerin bünyesinde sunulması, vergilendirmeye etki etmez.
B-Verginin Mükellefi
Verginin mükellefi, yukarıda (A) maddesinde belirtilen hizmetleri sunanlardır.
C-Vergiyi Doğuran Olay
Vergiyi doğuran olay yukarıda (A) maddesinde belirtilen hizmetlerin sunulması ile meydana gelir.
D-Verginin Matrahı
Konaklama Vergisinin matrahı, verginin konusuna giren hizmetler karşılığında, katma değer vergisi hariç, her ne suretle olursa olsun alınan veya bu hizmetler için borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamıdır.
E-Verginin Oranı
Konaklama vergisinin oranı % 2’dir. Ancak 31.12.2020 tarihi ile sınırlı olarak % 1 uygulanacaktır.
F-Verginin Belgede Gösterimi ve Gider/Maliyet Olarak Yazılması
Konaklama vergisi, konaklama tesislerince düzenlenen fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilir. Bu vergiden herhangi bir ad altında indirim yapılamaz. Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dâhil edilmez.
G- İstisnalar
Aşağıdaki hizmetler konaklama vergisinden müstesnadır:
- Öğrenci yurtları, pansiyonları ve kamplarında öğrencilere verilen hizmetler
- Karşılıklı olmak kaydıyla, yabancı devletlerin diplomatik temsilcilikleri, konsoloslukları ve bunların diplomatik haklara sahip mensupları ile uluslararası anlaşmalar gereği vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlar ve mensuplarına verilen hizmetler
H- Vergilendirme Dönemi
Vergilendirme dönemi, takvim yılının birer aylık dönemleridir.
I- Verginin Beyan ve Tarhı
Konaklama vergisi, beyan üzerine tarh olunur. Her bir vergilendirme dönemine ait konaklama vergisi, vergilendirme dönemini takip eden ayın yirmi altıncı günü akşamına kadar katma değer vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairesine verilir.
Kanun, 01.04.2020 tarihinde yürürlüğe girecektir.
 
3-DEĞERLİ KONUT VERGİSİ
7194 Sayılı kanun ile “Değerli Konut Vergisi” adı altında yeni bir vergi ihdas edilmiştir.
A-Verginin Konusu
Değerli konut vergisinin konusunu Türkiye sınırları içinde bulunan mesken nitelikli taşınmazlardan bina vergi değeri veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değeri 5.000.000,00 TL ve üzerinde olan konutlar Değerli Konut Vergisine tabidir. Bu tutar her yıl yeniden değerleme oranına göre arttırılacaktır.
B-Verginin Mükellefi
Verginin mükellefi, mesken nitelikli taşınmazların maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa mesken nitelikli taşınmazı malik gibi tasarruf edenlerdir. Bir mesken nitelikli taşınmaza paylı mülkiyet halinde malik olanlar, hisseleri oranında mükelleftirler. Elbirliği mülkiyette malikler vergiden müteselsilen sorumlu olurlar.
C-Değerli Konut Vergisi Mükellefiyeti
- Mesken nitelikli taşınmazın değerinin, bina vergi değeri veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerin 42 nci maddede belirtilen tutarı aştığının (bu tutar dâhil) belirlendiği tarihi,
- 33 üncü maddenin (1) ila (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması hâlinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi,
- Muafiyetin sukut ettiği tarihi,
takip eden yıldan itibaren başlar.
Yanan, yıkılan, tamamen kullanılmaz hâle gelen veya vergiye tabi iken muaflık şartlarını kazanan mesken nitelikli taşınmazlardan dolayı mükellefiyet, bu olayların vuku bulduğu tarihi takip eden taksitten itibaren sona erer.”
D-Vergiye Ait Değerlerin Tespiti, Tebliği, Kesinleşmesi
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nce ilgili mevzuat kapsamında yapılan veya yaptırılan değerleme sonucunda belirlenen ve değeri 42. maddede yer alan tutarı (5.000.000 TL) aşan (bu tutar dâhil) mesken nitelikli taşınmazlar, ilgilileri tarafından ulaşılabilecek şekilde Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde ilan edilecek ve ilgilisine ayrıca tebliğ edilecektir. Tebliğ tarihinden itibaren 15. günün sonuna kadar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne itiraz edilmeyen mesken nitelikli taşınmaz değeri kesinleşecektir. Süresinde yapılan itirazlar, 15 gün içinde değerlendirilerek sonuçlandırılacak ve kesinleşen değer, aynı usulle ilan ve ilgilisine tebliğ edilecektir. Bu değer, değerli konut vergisi uygulamasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nce belirlenen değer olarak kabul edilecektir.
Bu vergi uygulamasında, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nce belirlenen bir değerin bulunmaması durumunda, bina vergi değeri esas alınarak vergilendirme işlemleri yapılacaktır.
Verginin matrahı, bina vergi değeri ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nce belirlenen değerden yüksek olanıdır.
E- Verginin Matrahı ve Oranı
Verginin matrahı, bina vergi değeri ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan veya yaptırılan değerleme sonucu belirlenen değerden yüksek olanıdır.
Paylı mülkiyette ve elbirliği mülkiyette, matrahın hesabında mesken nitelikli taşınmazın toplam değeri esas alınır.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan veya yaptırılan değerleme sonucu belirlenen mesken nitelikli taşınmazların değeri, yeni bir değerleme yapılıncaya kadar her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılır. Bu şekilde hesaplanan tutarların 1.000 TL’ye kadar olan kesirleri dikkate alınmaz.
Değerli konut vergisi, vergiye tabi mesken nitelikli taşınmazların değeri üzerinden aşağıdaki tarifeyle vergilendirilir:
5.000.000 TL ile 7.500.000 TL arasında olanlar           (Binde 3 )
7.500.000 TL ile 10.000.000 TL arasında olanlar         (Binde 6 )
10.000.000 TL’yi aşanlar                                                  (Binde 10)
F- Muaflıklar
Aşağıda yazılı mesken nitelikli taşınmazlar, değerli konut vergisinden muaftır:
- Genel ve özel bütçeli idarelerin, belediyelerin ve üniversitelerin maliki veya intifa hakkına sahip olduğu mesken nitelikli taşınmazlar.
- Türkiye sınırları içinde mesken nitelikli tek taşınmazı olan kişilerden; kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup on sekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların sahip olduğu mesken nitelikli taşınmazlar (intifa hakkına sahip olunması hâli dâhil) (Bu hüküm, belirtilen kişilerin tek meskene hisse ile sahip olmaları hâlinde hisselerine ait kısım hakkında da uygulanır.)
- Yabancı devletlere ait olup elçilik ve konsolosluk olarak kullanılan mesken nitelikli taşınmazlar ile elçilerin ikametine mahsus mesken nitelikli taşınmazlar ve bunların müştemilatı (karşılıklı olmak şartıyla) ve merkezi Türkiye’de bulunan milletlerarası kuruluşlara, milletlerarası kuruluşların Türkiye’deki temsilciliklerine ait mesken nitelikli taşınmazlar.
- Esas faaliyet konusu bina inşası olanların işletmelerine kayıtlı bulunan ve henüz ilk satışa, devir ve temlike konu edilmemiş yeni inşa edilen mesken nitelikli taşınmazlar (arsa karşılığı inşaat işlerinde sözleşme gereği taahhüt işini üstlenen müteahhide kalan mesken nitelikli taşınmazlar dâhil) (bu taşınmazların kiraya verilmesi veya sair surette kullanılması hâlleri hariç).”
G-Verginin Beyanı ve Ödenmesi
Değerli konut vergisi beyana tabi bir vergidir.
Mükellef tarafından, mesken nitelikli taşınmaza ilişkin bina vergi değeri ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan veya yaptırılan değerleme sonucu belirlenen değer, buna ait vesikalarla, mesken nitelikli taşınmazın bulunduğu yerdeki Gelir İdaresi Başkanlığına bağlı yetkili vergi dairesine, mesken nitelikli taşınmazın değerinin istisna tutarını aştığı yılı takip eden yılın Şubat ayının 20. günü sonuna kadar beyanname ile beyan edilir ve vergi, yetkili vergi dairesince yıllık olarak tarh ve tahakkuk olunur.
İzleyen yıllar için mükellef tarafından aynı şekilde yıllık olarak beyanname verilir ve vergi ilgili vergi dairesince tarh ve tahakkuk olunur.
Elbirliği mülkiyetinde mükellefler müşterek beyanname verebilecekleri gibi, münferiden de beyanname verebilirler. Paylı mülkiyet halinde ise beyanname münferiden verilir.
Vergi dairesi tarafından tarh ve tahakkuk ettirilen vergi, ilgili yılın Şubat ve Ağustos aylarının sonuna kadar iki eşit taksitte ödenir.
Yıl içerisinde mükellefiyetin başlamasını gerektirecek durumun meydana gelmesi halinde, mükellef tarafından takip eden yılın beyanname verme süresi içerisinde ilgili vergi dairesine beyanname verilir.
Yürürlülük tarihi 07.12.2019’dur.
4- GELİR VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
a) Gelir Vergisi Tarifesinde Yapılan Değişiklik
 
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 17’nci maddesiyle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 103 üncü maddesinde yapılan değişiklik ile gelir vergisi tarifesine yeni bir dilim ve %40 oranı eklenmiştir.
 
Gelir Vergisi Tarifesinin mevcut ilk dört dilimi korunmak suretiyle 500.000 TLye kadar gelir elde eden grupların vergi yüklerinde herhangi bir değişiklik yapılmamıştır; ancak 500.000 TL ve üzeri gelir elde edenler %40 oranında gelir vergisine tabi olacaktır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
 
Eski Gelir Vergisi Tarifesi
Yeni Gelir Vergisi Tarifesi
18.000 TLye kadar
15%
18.000 TLye kadar
15%
40.000 TLnin 18.000 TLsi için 2.700 TL, fazlası
20%
40.000 TLnin 18.000 TLsi için 2.700 TL, fazlası
20%
98.000 TLnin 40.000 TLsi için 7.100 TL, (ücret gelirlerinde 148.000 TLnin 40.000 TLsi için 7.100 TL), fazlası
27%
98.000 TLnin 40.000 TLsi için 7.100 TL, (ücret gelirlerinde 148.000 TLnin 40.000 TLsi için 7.100 TL), fazlası
27%
98.000 TLden fazlasının 98.000 TLsi için 22.760 TL, (ücret gelirlerinde 148.000 TLden fazlasının 148.000 TLsi için 36.260 TL), fazlası
35%
500.000 TLnin 98.000 TLsi için 22.760 TL, (ücret gelirlerinde 500.000 TLnin 148.000 TLsi için 36.260 TL), fazlası
35%
 
 
500.000 TLden fazlasının 500.000 TLsi için 163.460 TL, (ücret gelirlerinde 500.000 TLden fazlasının 500.000 TLsi için 159.460 TL), fazlası
40%
 
Yukarıdaki düzenleme 1/1/2019 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanacaktır. Ancak 01/01/2019 - 31/12/2019 tarihleri arasında elde edilen ücret gelirlerine, değişiklik öncesi tarifenin uygulanacaktır.
Buna göre, ücret gelirleri dışındaki diğer gelirlere 01/01/2019-31/12/2019 dönemi için yukarıda yer alan yeni tarife uygulanacaktır.
 
b) Birden Fazla İşverenden Alınan Ücretler Gelirlerinin Vergilendirilmesine İlişkin Düzenleme
 
            Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birinciden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı ve birinci işverenden alınan dâhil ücret gelirleri toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dâhil),”
 
            Düzenlemenin değişiklik öncesi ve sonrası hali aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
 
 
Eski Hali
Yeni Hali
Toplama yapılmayan haller
Madde 86 - Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dâhil edilmez.
 
1.    Tam mükellefiyette;
b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dâhil),
Toplama yapılmayan haller Madde
86 - Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dâhil edilmez.
 
1.    Tam mükellefiyette;
b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı ve birinci işverenden alınan dâhil ücret gelirleri toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dâhil),
 
            Yukarıda yer alan değişiklik sonrasıbirden fazla işverenden tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret geliri elde eden mükelleflerin, birden sonraki işverenden aldıkları ücret gelirleri toplamının, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2019 yılı için 40.000 TL) aşmaması; ancak, bu ücreti ile ilk işverenden alınan ücret geliri toplamının 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (500.000 TL) aşması halinde de bu gelirler beyan edilecektir.
 
c) Telif Kazancı İstisnasına İlişkin Düzenleme
 
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 18 nci maddesinde belirtilen serbest meslek (Müellif, mütercim, bilgisayar programcısı, roman, makale vb.) kazançları 1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanmak üzere Gelir vergisi tarifesinin 4 üncü gelir diliminde yer alan tutarın (500 Bin TL) üzerinde telif kazancı elde edenlerin, Gelir Vergisi Kanununun 18 nci maddesinde düzenlenen istisnadan faydalanamayacak ve kazançlarının tamamı için beyanname vermeleri gerekecektir.
 
            Yürürlük tarihi, 01.01.2020 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere yayımı tarihinde uygulanacaktır.
 
d) Çalışanlara Sağlanan Taşıma Giderlerinin İstisnasına İlişkin Düzenleme
 
            Çalışanlara, toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri haricinde; toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları temin edilerek verilecek olan 10,00 TL’ye kadar taşıma bedeli de gelir vergisinden istisna edilmiştir.
 
            Ödemenin bu tutarı aşması hâlinde aşan kısım ile hizmet erbabına ulaşım bedeli olarak nakden yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir.
Yürürlük tarihi 01.01.2020’dir.
e) Binek Otomobile ait Gider, Amortisman ve Kiralama Giderlerine İlişkin Düzenleme
Faaliyetleri binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere;
- Binek otomobillerine ilişkin giderlerin, ticari ve mesleki kazancın tespitinde dikkate alınabilecek kısmı, gider toplamının % 70’i ile sınırlandırılmakta, (Gider tutarının % 30’u kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.)
- Kiralanan binek otomobillerinin her birine ilişkin kira giderlerinin ticari ve mesleki kazancın tespitinde dikkate alınabilecek tutarı aylık 5.500 lirayla sınırlandırılmakta, (5.500 lirayı geçen tutar kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.)
- Binek otomobillerinin iktisabında ödenen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının gider kaydedilebilecek kısmı 115.000 lirayla sınırlandırılmakta, (115.000 lirayı geçen tutar kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.)
- Özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 lirayı, bu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hallerde, amortismana tabi tutarı 250.000 lirayı aşan otomobillerin, ticari ve mesleki kazancın tespitinde dikkate alınacak toplam amortisman tutarı, bu tutarların amortisman tutarıyla sınırlandırılmaktadır. (135.000 veya 250.000 lirayı geçen tutarların amortismanı kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.)
 Ayrıca yukarıda yer verilen kısıtlamaların, serbest meslek erbabına ait binek otomobillerin giderlerine de uygulanması amacıyla Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinde de benzer değişiklikler yapılmıştır.
Yürürlük tarihi, 01.01.2020 tarihinden itibaren uygulanmak üzere yayım tarihinde yürürlüğe girecektir.
f)   Vergiye Uyumlu Mükelleflere Sağlanan Vergi İndirimine İlişkin Düzenleme
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesinde yapılan değişiklik ile vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimini sağlayan düzenlemeden yararlanma koşulları yumuşatılmaktadır.
Bilindiği üzere, vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan vergi indiriminden faydalanabilmek için gerekli şartlardan biri, Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken tüm vergi beyannamelerinin süresinde verilmesi ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin süresinde ödenmesidir.
Bu maddeyle, vergiye uyumlu mükellef uygulamasından yararlanma konusunda mükellefleri rahatlatacak 3 önemli düzenleme yapılmıştır:
Vergi beyannameleri ibaresi; yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri, geçici vergi beyannameleri, muhtasar, muhtasar ve prim hizmet beyannameleri ile KDV ve ÖTV beyannameleri ile sınırlandırılmıştır.
Örneğin, veraset intikal vergisi veya damga vergisi beyanları bu kapsamda değerlendirilmeyecektir. 
Bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilere ilişkin ödeme koşulu da gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinin verilme süresine çekilmiştir. Bu nedenle zamanında verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin zamanında ödenmemesi durumu ihlal sayılmayacağından, eksik ödemeler hükmü de madde metninden çıkarılmıştır.
Örneğin, 2019 yılı içerisinde bir vergi beyannamesini kanuni süresinde vermiş, ancak ödemesini süresinde yapmamış bir mükellef, indirimin hesaplanacağı 2019 yılı kurumlar vergisi beyannamesini vermeden önce söz konusu vergiyi ve gecikme zammını ödemiş olması kaydıyla, beyannameyi verdiği gün itibarıyla indirim hakkından yararlanabilecektir.
Mahsuben yapılan ödemelerde, daha sonra yapılan tespitler üzerine mahsuben ödenmek istenen tutarın %10una kadar yapılan eksik ödemelerin indirimden faydalanılmasına engel teşkil etmeyecektir.
Yürürlük tarihi, 01.01.2020 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.
g) Karşı Tarafa Yükletilen Vekâlet Ücretini Ödemekle Yükümlü Olanların Ödemenin Avukatın Müvekkiline Yapılması
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 16’ncı maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinde yapılan değişikliğe göre, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekâlet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dâhil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır.
Yürürlük tarihi 07.12.2019’dur.
h) Amatör Spor Yarışmalarını Yöneten Hakemlere Ödenen Ücretlerde İstisnasının Kaldırılması
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 12’nci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yapılan değişiklik ile spor yarışmalarını yöneten hakemlere ödenen ücretlere uygulanan gelir vergisi istisnası kaldırılmıştır.
Yapılan düzenlemeyle, amatör spor yarışmalarını yöneten hakemlere ödenen ücretlere (basketbol ve voleybol spor dallarının en üst liglerinde görev alanlar hariç) istisna uygulanacaktır.
Yürürlük tarihi 01.01.2020’dir.
ı) Sporculara Yapılan Ücret ve Ücret Sayılan Ödemelerden Yapılacak Gelir Vergisi Tevkifatı
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 21’inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanunun 72 nci maddesinde yapılan değişiklik ile Gelir Vergisi Kanununun sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılacak gelir vergisi tevkifatı oranlarını belirleyen geçici 72 nci maddesinin uygulama süresi 31.12.2019 tarihinden 31.12.2023 tarihine uzatılmakta ve lig usulüne tabi spor dallarında en üst liglerdeki sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan % 15 olarak uygulanan tevkifat oranı %20 olarak yükseltilmiştir.
Yürürlük tarihi,“31.12.2019” ibaresini “31.12.2023” şeklinde değiştiren hükmü yayımı tarihinde, diğer hükümleri 01.01.2020 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.
 
i) Döviz Cinsi Mevduat Faizi ve Benzeri Gelirlere İlişkin Stopaj Oranını Belirleme Konusunda Cumhurbaşkanına Yetki Verilmesi
Kanun’la, Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67. maddesinde yer alan stopaj oranlarını, yabancı para cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden sağlanan getiriler ile döviz cinsinden açılmış hesaplardan elde edilen faiz gelirleri için ayrı ayrı veya birlikte yirmi puana kadar artırma konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmektedir. Sayılan gelirler için Kanun’da yer alan değişiklik öncesi oran %15, yetki sınırı ilave 5 puan, verilen yetki çerçevesinde belirlenen oran %20 olup, yetki sınırına kadar kullanılmıştır. Yapılan değişiklikle yetki sınırı yükseltilmiştir.
Yürürlük tarihi 07.12.2019’dur.
 
5) VERGİ USUL KANUNUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER
a) Kanun yolundan vazgeçme seçeneği
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 27 nci maddesiyle, Vergi Usul Kanununun mülga 379 uncu maddesi "Kanun yolundan vazgeçme" başlığıyla yeniden düzenlenme yoluna gidilmiştir.
Bu kapsamda, yargılama aşamasında mükelleflerin istinaf veya temyiz yolundan vazgeçmeleri halinde verilen karara göre, dava konusu edilen verginin bir kısmı ve/veya cezanın bir kısmı ya da tamamından vazgeçilmesi ve idarece de ihtilafların sürdürülmemesi yönünde düzenleme yapılmaktadır.
Esasen, yapılan düzenlemeyle, yargı aşamasında da mükelleflerin yargı yolundan vazgeçerek idareyle uzlaşma yolunu gedebilmelerine olanak sağlanmaktadır.
Söz konusu düzenleme, "İstinaf" ve "Temyiz" aşamasındaki vergi davaları için getirilmektedir. Danıştay’ın bozma kararı üzerine verilen kararlar uygulama kapsamında değildir.
Buna göre, mükelleflerin bu düzenlemeden yararlanabilmeleri için en az ilk derece mahkemesi kararının verilmesi gerekiyor. İlk derece mahkemesi kararına göre, davanın idare veya mükellef lehine sonuçlanması durumuna göre bu uygulamadan aşağıdaki tabloda gösterilen şekilde yararlanılabilecektir.
Bu şekilde tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenecektir. Bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezalarının %80’inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bu sürede tamamen ödenmesi şartıyla, vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılacaktır.
100 TL’lık borç için örnek hesaplama;
Vergi Mahkemesi veya Bölge İdare Mahkemesi Tarafından Kaldırılmışsa
Alacak Konusu
Ödeme
İndirimli Ödeme
Vergi Aslı
60
48
Vergi Ziyaı Cezası
0
0
Vergi Aslı Dava Konusu Edilmeyen veya Kaçakçılığa İştirak Nedeniyle Kesilen Vergi Ziyaı Cezası
25
20
Usulsüzlük Cezası ve/veya Özel Usulsüzlük
25
20
 
Vergi Mahkemesi veya Bölge İdare Mahkemesi Tarafından Tasdik Edilmişse
Alacak Konusu
Ödeme
İndirimli Ödeme
Vergi Aslı
100
100
Vergi Ziyaı Cezası
75
60
Vergi Aslı Dava Konusu Edilmeyen veya Kaçakçılığa İştirak Nedeniyle Kesilen Vergi Ziyaı Cezası
75
60
Usulsüzlük Cezası ve/veya Özel Usulsüzlük
75
60
 
Yürürlük tarihi 01.01.2020’dir.
b) İzaha Davette Sürelerin 30 Güne Çıkarılması
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 25 inci maddesiyle, Vergi Usul Kanunu’nun 370 inci maddesinde yapılan değişiklik ile izaha davet edilenlerin izahta bulunma süreleri ile beyanname verme ve ödeme süreleri 15 günden 30 güne çıkarılmıştır. 
Ayrıca, kullanılan sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge tutarı,  bir takvim yılında 100 bin Türk lirasını geçmeyen veya bu tutarı geçse bile ilgili yıldaki toplam mal ve hizmet alışlarının %5ini aşmayan mükelleflere maddede yer alan şartlar dâhilinde ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında vergi ziyaı cezası kesilmesi öngörülmektedir (Diğer taraftan söz konusu vergi ziyaı cezası uzlaşma kapsamı dışında tutulmaktadır).
Yürürlük tarihi  01.01.2020’dir.
c) Vergi cezalarında indirim uygulaması
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 26 ncı maddesiyle, Vergi Usul Kanununun 376 ncı maddesinde yapılan değişiklik ile vergi cezalarında indirim müessesi mükellef lehine daha avantajlı hale getirilmiştir.
Bilindiği üzere, vergi cezalarında (vergi ziyaı cezası, birinci ve ikinci derece usulsüzlük cezaları ve özel usulsüzlük cezası) ilk seferde yüzde 50 müteakip cezalarda 1/3 oranında indirim uygulanmaktadır.
Yapılan düzenlemeyle, ilgili maddede belirtilen sürelerde ödeme yapılması kaydıyla, vergi ziyaı cezalarında ilk defa işlenip işlenmediğine bakılmaksızın indirim oranı %50 olarak belirlenmiştir.
Ayrıca, aynı düzenlemeye göre uzlaşmanın vaki olması halinde, üzerinde uzlaşılan verginin veya vergi farkının ve vergi ziyaı cezasının %75’inin ödeme süreleri içinde ödenmesi durumunda, üzerinde uzlaşılan cezanın %25’i indirilecektir.
Yürürlük tarihi 07.12.2019’dur.
 
6) 6802 SAYILI GİDER VERGİLERİ KANUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Kambiyo İşlemlerinde BSMV Oranının %0 1’den %0 2’ye Artırılması
Bu Kanunun 8 inci maddesiyle, Gider Vergileri Kanununun 33 üncü maddesinde yapılan değişiklik ile kambiyo işlemlerinde banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV) oranı binde 1’den binde 2’ye çıkartılmış, ayrıca bu oranı 10 katına kadar artırma konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
Yürürlük tarihi 07.12.2019’dur.
 
 
Saygılarımızla,

Boğaziçi Yeminli Mali Müşavirlik ve Denetim A.Ş.